2 Aralık 2014 Salı

DOĞUM SONRASI ESTETİK

Sevgili anneler doğum sonrasında estetik kaygılarımız olabiliyor. Bunlar için neler yapabiliriz ve merak ettiklerimizin hepsini Op. Dr. Hakan Gündoğan sizler için cevapladı.


1-) Doğum sonrası ne tür şikayetlerle size geliyorlar?
Hemen her kadında hamilelik sırasında benzer değişimler olurken (karın derisinin sarkması, karın kaslarının birbirinden ayrılması ve sıkılıklarını kaybetmeleri, özellikle bel, kalça ve uyluk içlerinde yağ birikimlerinin ortaya çıkması, memelerin büyümesi gibi), hamilelikten sonra ise hemen her kadında farklı tipde sorunlar ortaya çıkar. Bazı kadınlarda karın derisi ve karın kasları eski haline dönerken, özellikle hamileliğin başında aşırı kilolu olan ya da hamilelik sırasında aşırı kilo alan (15 kg ve üstü) kişilerde karında yağlanma, sarkma ve göbek bölgesinin bombeleşip göbek deliğinin deforme olma ihtimali ve çatlakların ortaya çıkması ihtimali yüksektir. Benzer şekilde hamilelik sırasında büyüyen göğüsler nadir olarak iri kalmakda çoğunlukla içleri boşalıp sarma ortaya çıkmaktadır.
  2-) Hamilelik süresince en çok deforme olan ve en sık şikayet edilen bölgeler nerelerdir?
 Hamilelik sürecinde dünyanın en güzel hediyesine hazırlandığını bilen kadınlar genellikle bu zaman zarfında vücutlrında ki her değişikliği memnuniyetle kabullenirler ancak doğum sona erip altı ay sonra istedikleri formu geri kazanamazlar ise o zaman kaygılanmaya başlayabilirler.
Hamilelik süreci vücudun hemen her organında değişiklikler yaratır. Estetik kaygı anlamında bir çoğu bu süreçde mutluluk verse de (derinin canlılığı ve parlaklığının artması, memelerin büyümesi gibi) bazen de sürecin vücutta yarattığı geri dönüşümsüz hasarlar hastaları bir takım girişimleri düşünmeye zorlarlar.
Hamilelik sürecinden en çok etkilenen vücut bölgeleri karın ve göğüs bölgeleridir. Karın içinde bebeği taşıyan rahmin üzerindeki kas ve deriyi esnetmesi belli bir sınırın üzerine çıkar ise karın kaslarında zayıflık, karın derisinde sarkma ve çatlamalar ve özellikle üst karın bölgesinde yağlanma artışı kaçınılmazdır.
Benzer şekilde hamilelik sürecinde süt vermeye hazırlanan göğüsler büyürler ve nadiren aynı büyüklükte kalırlar. Genellikle görünen durum kadınların “göğüslerimin içi boşaldı” olarak tarif ettikleri meme hacminin azalmasıdır. Aynı zamanda emzirme bitiminde küçülen göğüslere deri zarfının aynı miktarda uyamaması sebebi ile sarkıklıklar da gözükebilmektedir.
Özellikle yüksek kilolu bebeğin normal doğumla dünyaya getirilmesi sonrasında vajen iç dudaklarının sarkıp, dış dudakların volüm kaybetme şikayeti ile birlikte vajenin eski sıkılığının kaybı sık görülen durumlardır ve tedavileri için değişik vajen ve çevresi estetik operasyonlar mevcuttur.
 3-) Normal doğum ile sezaryen doğum arasında estetik operasyonlar değişiyor mu, nelerdir?
 Hamileliğin sonunda doğum süreci başlar ve sezaryen ya da normal vajinal yol ile sonlanır. Doğum öncesi ve sonrası vücuttaki olası değişimler arasında temelde farklılık yoktur. Ancak normal doğumun vajinal yolla (ameliyatsız), sezaryenin ise karın içine girilerek gerçekleştirilen bir cerrahi müdahale olduğu unutulmamalıdır. Tıbbi endikasyonlarını konunun uzmanlarına bırakırsak, sonraki estetik sorunlar anlamında normal doğumun vajina estetiği ve sıkılığı anlamında, sezaryenin ise karın alt kısmında bıraktığı izin kalitesi anlamında sorun yaratma ihtimalleri vardır. Vücudun diğer bölgeleri anlamında ise her ikisi arasında estetik anlamda bir fark oluşmaz.
 4-) Hamilelikte vücut deformitesine her kadın yaşar mı, bu genetik bir durum mu yoksa hamilelik süresince kilo almamaya sağlıklı dikkat etmiş biri yaşamaz mı?
Her ne kadar her kadının genetik kodu farklı ve dolayısı ile yaşayacakları hamilelik süreci küçük farklılıklar gösterecekse de kadının hamileliğin başlangıcındaki ve sürecindeki sağlık durumu ve kilo durumu çok önemlidir. Özellikle hamileliğin başında aşırı kilolu olan ya da hamilelik sırasında fazla kilo alan (15kg üzeri) kadınların süreçde yaşayacakları zorluklara ilaveten sonrasında vücutlarında daha ağır ve geri dönüşümsüz deformitelerin gelişme ihtimali yüksektir.
 5-) Hamilelik boyunca en az deforme olmak için nelere dikkat etmemiz gerekiyor?
 Eğer planlı bir hamilelikse öncesinde mümkün olduğu kadar ideal kiloya inilmesi ve hamilelik sırasında da mümkün olduğunca kilo alınmamaya çalışılması (mümkünse 10 – 12 kg arasında) önerilmektedir. Ancak en optimal koşullarda bile hamilelik sonrası vücut konturlarının bozulmama garantisinin olmadığı da bilinmelidir.
 6-) Karın germe operasyonunu hangi durumlarda öneriyorsunuz?
 Hamilelik sırasında vücutta en büyük değişiklikler doğal olarak karın bölgesinde olmaktadır. Geri dönüşümsüz olarak esneyen ve eski haline dönemeyen kas ve deri sarkıklığı mevcudiyetinde ve aynı zamanda çatlaklarda oluştu ise bir karın germe operasyonundan başka çare en azından şu an için yoktur. Öte yandan kas dokusunun zarar görmediği ve üzerindeki derinin minimal sarkıklığı durumunda uygun hastalarda hem alttaki yağı uzaklaştıran hem de ısı ve kolajen üretimi etkisi ile derinin bir miktar sıkılaşmasını sağlayan laser ya da vaser gibi liposuction teknolojileri kullanılabilir.
Özellikle sezaryen ile doğum yapmış, yani zaten hazırda mevcut bir izi olup karın kaslarının sıkılaştırılması gereken ve derinin de sadece az miktarda gerilmesi gereken durumlarda bu eski sezaryen izi kullanılarak kasların sıkılaştırılması ve derideki minimal sarklığın giderilmesi mümkündür. Mini karın germe olarak isimlendirilen bu tekniğe son zamanlarda sık olarak daha atletik konturların elde edilmesi amacı ile Hi Def Liposculpture tekniği eklenmekde ve çok daha estetik ve çarpıcı sonuçlar alınabilmektedir.
 7-) Liposuction hamilelikten sonra nerelere yapılır, ne kadar süre sonra önerirsiniz?
 Hamilelik sürecinde vücudun koruyucu mekanizmalarından biri olarak vücudun çeşitli bölgelerinde daha önce mevcut olmayan yağ birikimleri ortaya çıkabilir. Bu durumun nedeni anne karnındaki bebek için hazırda enerji deposu sağlanması olarak düşünülmektedir ve özellikle bel, karın üst kısmı, kalça, uyluk ve dizlerin iç kısmında yoğunlaşmakla birlikte vücudun başka bölgelerinde de görülme ihtimali mevcuttur. Genellikle hastaların doğum sonrası bellerinde kalınlaşma şikâyetlerinin ana nedeni işte bu yağ toplanmalarıdır.
Hamilelik sonrasında sırt, bel, basen, diz içi ve boyun bölgelerin de yağlanma şikâyeti olduğunda Liposuction son derece uygun seçenek olup işlem sonrası genellikle yüz güldürücü neticeler alınma olasılığı yüksektir. Bu bölgelerin yağ yoğunluğu kolajenden daha zengin olup üzerlerindeki deri de sıkı ve kendiliğinden toparlamaya daha uygundur. Öte yandan özellikle hamilelik sonrası karın bölgesine Liposuction işlemi yapılmadan önce hastaların çok dikkatli değerlendirilmesi gerekir zira sarkıklığın fazla olduğu durumlarda mini ya da karın germe operasyonları liposuctiona göre daha iyi sonuç vereceklerdir.
8-) Doğum sonrası “meme, karın ve vajinal estetik” en çok bildiklerimiz. Total toparlamada başka ne tür işlemler yapılıyor?
 Gebelik sonrasında karın deformitelerinin ağırlığına bağlı olarak liposuction, mini karın germe, tam karın germe ve aynı anda kasların sıkılaştırılması (iç korse) ve deforme göbek deliğinin daha estetik hale getirilmesi ile birlikte pubis bölgesinin konturunun düzeltilmesi sık yapılan operasyonlardır. Göğüslerde yeterli hacim mevcutken sadece sarkıklık mevcut ise meme dikleştirme, ilaveten göğüs hacminde bir azalmamevcut ise bir meme implantı takviyesi yapılabilir. Uygun hastalarda sarkıklık minimal ve göğüs hacmi de arttırılmak isteniyorsa tek başına bir göğüs büyütme operasyonu planlanabilmektedir. Vajina çevresinde ise vajenin sıkılaştırılması, sarkık ve büyümüş iç dudakların küçültülmesi, hacmini kaybetmiş dış dudakların yağ enjeksiyonu ile volümlerinin geri kazanılması en sık yapılan işlemlerdir.
Gebeliğin temel etkilerini gösterdikleri bu bölgeler dışında özellikle belin kalınlaştığı ya da uyluk, diz içi, kalça gibi bölgelerde diet ve spor ile uzaklaştırılamayan yağlardan kurtulmak amacı ile liposuction yöntemi başarı ile uygulanmaktadır.
 9-) Tüm operasyonları tek seferde mi yapıyorsunuz, hasta ne kadar süre sonra normal hayata dönebiliyor?
 Dr. Hakan Gündoğan olarak tüm operasyonların aynı anda yapılmasına karşı olduğumu belirtmek isterim. Sonuçda bu operasyonlar tamamen estetik kaygı ile gerçekleştirilen işlemlerdir ve hiçbir şekilde hastanın hayatını riske atmamalıdır.
Sağlıklı bir kişide bu ameliyatların hepsinde risk ihmal edilecek kadardır ancak kombine işlemler de risk giderek artar. Kendi adıma Liposuction operasyonuna hiç bir başka operasyon eklemediğimi belirtmek isterim. Öte yandan eğer kişinin sağlık durumu sorunsuz ve ek risk faktörleri mevcut ise (sigara kullanımı, aşırı kilo, hareketsizlik vs) Liposuction haricin de diğer ameliyatlar kişinin isteğine, mevsime vs göre mantıklı bir şekilde kombine edilebilir. Örneğin en sık yapılan kombinasyon karın germe ile birlikte meme operasyonlarının birlikte yapılmasıdır. Her iki alanda aynı cerrahi alanda yeraldığı ve tek bir hazırlık evresi gerektirdiğinden ve iki ekip çalışıldığında neredeyse tek bir operasyon süresi içinde sonuçlandırılabilmeleri mümkün olmaktadır. Pubis çevresi ve estetik genital cerrahi operasyonları genel anesteziye ihtiyaç duymadıklarından her zaman planlabilirler.
Her operasyon için iyileşme süresi farklıdır. Tüm operasyonlar içinde en konforlu ve işe-sosyal hayata dönüş göğüs operasyonları sonrasındadır. Sadece dikleştirme operasyonları sonrası hasta aynı gün evine dönmekte ve ameliyattan sonra 4. Gün itibari ile işe başlamaları mümkün olmaktadır. Meme implantının eklendiği durumlarda ise bir ya da iki gün ek süre eklemek mantıklıdır.
Genital estetik cerrahi operasyonları sonrasında hastaların aynı gün taburcu olup operasyondan 3 gün sonra işe başlamaları mümkündür.
Tüm bu operasyonlar arasında en uzun nekahat dönemi isteyen ise karın germe operasyonudur. Mini karın germe operasyonu sonrası aynı gün eve dönmek ve 5 gün sonra işe dönüş mümkün iken tam karın germe operasyonu sonrası hastaneden en erken ertesi gün taburcu olunabilmekte ve işe dönüş 10 günü bulabilmektedir.
 10-) Doğumdan ne kadar süre sonra estetik yaptırılmalı?
 Doğum sonrası bir kadının vücudunda herhangi bir estetik cerrahi girişime başlamak için en azından 6 ay geçmesi önerilmektedir zira özellikle karın ve göğüs derisinin  bu süre zarfında kendini bir miktarda olsa toplaması ve sarkıklığın azalma ihtimali ve olası bir operasyonun da ağırlığının azalması olasıdır.
Göğüslere yapılacak herhangi bir estetik müdahale içinse gereken zaman emzirmenin bitimini takiben en erken 3 ay, ideal olanı ise 6 ay sonrasıdır. Vücut bu süre zarfında doğal iyileşme mekanizmalarını devreye sokarak hamilelik sırasında meydana gelen değişiklikleri minimuma indirmeye çalışacaktır.
Doğum sonrası dönemde tüm annelerin  kilo yönetimleri profesyonel olarak ele alınmalı ve uygun bir diyet ve spor eşliğinde sağlıklı bir şekilde kilo vermeleri ve sıkılaşmaları sağlanmalıdır.
11-) Sizin en özel, mutlaka yaptırılmasını önerdiğiniz operasyon hangisidir, hem hastanın fizyolojik hem psikolojik sağlığı açısından?
 Estetik cerrahi söz konusu olduğunda hiçbir operasyonun aslında tıbbi bir gerekliliği olmadığı unutulmamalıdır.Sağlık durumunda herhangi bir problem olmayan ve kendilerinin fiziksel ve ruhsal olarak herhangi bir estetik cerrahi operasyona hazır hisseden annelerin genellikle yaptırdıkları işlemden sonra kendilerine daha güveni olan, daha iyi hisseden ve sosyal ve cinsel olarak daha aktif kişiler haline geldikleri bilinmektedir.
Hamilelik sonrası estetik girişimler için en uygun adaylar, doğum sonrası yeterli zaman geçmiş, emzirmeyi bitirmiş, ideal kilolarına ulaşmış ya da en azından yaklaşmış, sağlık problemi olmayan ve mantıklı beklentilere sahip annelerdir.
 12-) Geç doğum yapanlar için de total toparlama ameliyatlarını önerir misiniz?
 Bir anne sağlıklı olduğu ve operasyon için ruhsal ve fiziksel olarak hazır olduğu sürece doğumu kaç yaşında yaptığı önemli değildir. Burada önemli olan nokta başka doğum yapıp yapmama kararıdır.
 13-) İkinci, üçüncü çocuğu düşünen hanımlar nasıl bir yol ilerlemeli?
Sanılanın aksine tam karın germe operasyonu sonrasında bile sorunsuz bir hamilelik süreci mümkündür. Burada önemli olan nokta bu operasyonun bir estetik kaygı ile yapıldığının unutulmaması, dolayısı ile başka bir gebelik ya da aşırı kilo alıp verme gibi durumların estetik sonucu en azından bir miktar bozma ihtimalinin yüksek olmasıdır. Bu yüzden eğer başka bir doğum planlanıyor ise bu operasyonların, özellikle karın germenin, doğum planlarının bitimine kadar ertelenmesi mantıklıdır.
Bir karın germe operasyonu sonrasında plansız bir şekilde hamile kalındığında ise hiçbir korkuya gerek yoktur. Hamilelik ve doğum süreci aynen önceki tecrübe gibi geçecektir. Ancak düzeltilmiş karında yine bir deformasyon meydana geldiği takdirde daha küçük bir işlem gerektirse de başka bir operasyonun gerekebileceği unutulmamalıdır. Bu bağlamda karın germe düşünen ve doğurganlık çağında olan kadınların bir meme ya da karın operasyonundan sonra en azından 2 yıl boyunca hamile kalmamaları önerilmektedir.
Göğüs operasyonlarında ise durum biraz daha değişiktir zira kadınlık imgesindeki önemi nedeni ile başka bir doğum planlansa bile sık olarak arzu edilen operasyonları içerirler. Burada önemli olan doğurganlık çağında olan kadınlarda yapılacak bir göğüs küçültme ya da dikleştirme operasyonunun emzirme potansiyelini bozmadan dizayn edilmeleri gerektiğidir. Karın bölgesinden farklı olarak göğüs estetik operasyonlarından sonra yaşanan bir hamileliğin göğüslere etkisi daha az olmaktadır.
 14-) Yara izi kalıyor mu, komplikasyonları oluyor mu?
 Liposuction sırasında kanüllerin girişi için kullanılan minik kesikleri saymazsak diğer operasyonlarda mutlaka az ya da çok iz kalmaktadır. Burada önemli olan nokta geride bırakılan izlerin en iyi kalitede olması, mümkün olduğunca elbise hatta bikini sınırları içinde kalması, en az dikkati çekecek bölgelere yerleştirilmesidir. İlginç şekilde bu tip operasyonlar öncesi hastaların en büyük endişeleri geride kalacak izler iken geçirdikleri operasyonun sonucundan memnun oldukları sürece (özellikle izler zaman geçtikçe belli olmaz hale gelecektir) kalan izlerden rahatsız olmamaktadırlar. Sezaryen geçiren annelere ise doğumun üzerinden zaten en azından 6 ay geçtiğinden basitçe ilk başta (özellikle izin kırmızı renkte olduğu dönemde) geride bırakılan iz konusunda kaygı yaşarlarken şu an da akıllarına bile gelmediğinin (hem kendileri hem de eşleri tarafından) hatırlatılmasında fayda vardır.

Share this post

0 yorum

 

Popüler Yazılar

Son Yazılar

Blog Arşivi

Bebekler İçin Oyun Önerileri

Bebek Beslenmesi Hakkında Her Şey

Blogger Anneler

© Bebegim Geliyor
Designed by GeCe
Released under Creative Commons 3.0 CC BY-NC 3.0