Gebeliğin 2. trimestirinden itibaren plazma hacminin artmasına bağlı olarak hemoglobin düzeyinde hafif bir azalma normal olarak kabul edilmektedir. Buna göre 2. trimestirden itibaren hemoglobin düzeyi 10.5g/100 cc altında kalan gebeler anemik olarak kabul edilmektedir
Dünya Sağlık Örgütünün verilerine göre dünya nüfusunun yaklaşık %30’unun, dünyadaki gebe kadınların ise yarısından fazlasının anemik olduğu tahmin edilmektedir. Dünyadaki tüm kadınların 1/3’ünden fazlasında da anemi vardır. Bu nedenle anemi kadın sağlığı ve gebe sağlığı açısından çok önemle ele alınması gereken bir sorundur. Ciddi anemi anne ölümlerinde 5 kat artışa yol açmaktadır. Anemik annelerde doğum veya gebelik kayıpları sırasındaki düşük düzeylerdeki kan kayıpları ciddi sonuçlara hatta kalp yetmezliği gelişmesi ile ana ölümlerine yol açabilir. Anemi ayrıca annenin genel sağlığını bozarak kendiliğinden düşük, preterm eylem, postpartum kanama ve puerperal sepsis riskini arttırır
Gebelikte anemi nedenleri:
Gebelikte, fetüsün gereksinimleri ve kan hacmindeki artış nedeniyle demir tüketimi artmaktadır. Demir gereksinimi 2. ve özellikle 3. trimestirde artar. Tüm gebelik boyunca toplam 1000 mg demir (300 mg fetus, 50 mg plasenta, 450 mg artan eritrosit kütlesi, 240 mg annenin devam eden bazal demir kullanmı için) gerekmektedir. İlk trimestirde 0.8 mg/gün olan demir gereksinimi, ikinci ve üçüncü trimestirde 6.3 mg/gün’dür. Doğumdan sonra ve laktasyon süresince de günlük gereksinim yüksektir. Gebelerde demir absorbsiyonu artmaktaysa da diyetle alınan miktar gereksinimi karşılamaya yetmez. Vücuttaki demir depolarının durumuna göre ek demir desteği gerekir.
Gelişmekte olan ülkelerde kadınların çoğunda beslenme yetersizliği, enfeksiyonlar, sık ve fazla sayıda gebelikler nedeniyle demir depoları çok düşük düzeylerdedir. Annelere demir desteği yapılmadığı durumlarda demir depolarının gebelik öncesi düzeye gelebilmesi için 2 yıldan fazla bir süre geçmesi gerekmektedir.
Gebelerde demir eksikliği anemisinin nedenleri:
1) Demir gereksiniminin artması:
Gebelikte fetüsün gereksinimleri ve kan hacminin artması nedeniyle demir tüketimi artmaktadır. Gebelikte özellikle 2. ve 3. trimestirde demir emilimi arttığı halde diyetle alınan demir gereksinimi karşılamaya yetmez; bu nedenle demir desteği gereklidir.
2) Demir depolarının yetersiz olması:
a.Yetersiz beslenme düzeyi,
b.Sık doğumlar ve düşükler,
c.Sık enfeksiyonlar ve özellikle parazit hastalıklar ( Ancylostoma, Necator, malaria) nedeniyle demir depoları boşalmış veya düşük düzeydedir,
d.Barsaklarda emilim bozukluğu.
Anemiden korunmak için;
-Beslenme eğitimi ve diyet düzenlemeleri,
-Demir ve folat desteği,
-İlaçların düzenli alınmasının sağlanması,
-Parazit enfeksiyonlarının kontrolü,
-Besin zenginleştirilmesi çalışmaları yapılması gerekir.
Demir eksikliği anemisinin belirti ve bulguları
-Baş dönmesi,
-Yorgunluk,
-İştahsızlk,
-Sindirim sistemi bozuklukları,
-Tırnakların incelmesi,
-Kısa nefes alıp verme,
-Avuç içi ve konjunktivalarda solukluk.
Yukarıdaki bulgular normal gebelerde görülsede, anemi araştırması yapılır.
0 yorum