EMZİRME EĞİTİMİ

ANNE SÜTÜ VE EMZİRME KURSU
*****20 Nisan 2014 pazar günü Baby Sensory  Ataşehir de saat 11:30-13:00  arasında  Emzirme seminerim olacaktır. Katılmak istersenzi ertugurl.esra@gmail.com e-mail atabilirsiniz.

EMZİRME;HAYATA SAĞLIKLI BİR BAŞLANGIÇ!!!
Bir çocuk bekliyorsunuz. Gebelik, doğum ve emzirme dönemi,hayatınızın yepyeni bir kesitini oluşturur. Kadın olmayı belki de çok yoğun yaşayacağınız bu dönem hakkında daha fazla bilgi edinmek istersiniz.
Bu kursumuzdaki amaç size, emzirmenin gayet doğal olduğu güvenini vermektir.
Vücudunuz daha şimdiden kendiliğinden buna hazırlanmaktadır.Emzirmek kolay öğrenilir, ancak bazı küçük şeyler yüzünden çok zahmetli bir hal alabilir. Güçlüklerden kaçınmanız amacıyla,
emzirmeyle ilgili en önemli şeyleri bu eğitimde toparladım.
Emzirme yoluyla çocuğa sıcaklık, korunma duygusu, huzur, koruma ve güvenlik vereceksiniz. Çocuğunuza hayat için mümkün en iyi başlangıcı sağlayacaksınız.

Kursumuzun İçeriği:

-Anne sütünün oluşumu ve üstünlükleri,
Anne sütüne nasıl başlamalıyım?
-Anne sütünün gelişimi
-Sütüm bebeğe yetiyor mu?
-Memeye yerleştirme ve emzirme pozisyonları
-Emzirme sorunları
-Anne sütünü Arttırmak için yapılabilecekler
-Emziren Annenin Beslenmesi
-Emzirme ve Baba
-Prematüre ve Düşük Ağırlıklı Bebeklerde Emzirme
-Çalışan annenin Emzirmesi ve İşe Adaptasyonu
-Biberon ve Emzik
-Emzirme Döneminde kullanabileceğiniz  yardımcı malzemeler

Bu kursumuza ister hamileyken ister bebeğiniz yeni doğduğunda katılabilirsiniz. Bebeklerde size eşlik edebilir. Uygulamalı olarak ders anlatılacaktır.
Dersimiz 2 saat sürecektir.
Detayları öğrenmek için ertugrul.esra@gmail.com bana email atabilirsiniz.


ANNE SÜTÜ VE ÖNEMİ

Süt çocuğu için en uygun besin anne sütüdür. Anne sütü ilk 6 ayda bebeğin tüm gereksinmelerini sağlayan ve sindirim sistemine göre ayarlanmış bir besindir. En çağdaş yöntemlerle ve bilimsel ilkelere uygun şekilde yapılmış en mükemmel endüstri sütleri bile anne sütünün çok yönlü nitelikleri düzeyinde değildir. Bu nedenle 1970 yılından bu yana dünyada "Anne Sütüne Dönüş" dönemi başlatılmış ve bu amaçla birçok ülkede özendirici kampanyalar yapılmıştır.

Bebeğin anne memesini emmesi ile birlikte prolaktin hormonu salgılanır ve anne sütü oluşur. Oksitosin hormonu salgılanması ile birlikte oluşan sütün boşalması sağlanır. Bebeğin istedikçe emzirilmesi süt yapımını arttırır. Doğumdan sonraki 3. ila 4. günlerde süt salgılanmasında artış görülür. 4 ve 6. haftalarda artış en üst düzeylere ulaşır. Genel olarak denilebilir ki bebeğin kilogramı başına annesinden alacağı günlük alacağı süt miktarı 150 ml. dir.

Prolaktin - Süt Oluşumunu Sağlayan Hormon:
Beyinin hipofiz adı verilen bölgesinde prolaktin denen bir hormon salgılanır. Bu hormon memede süt oluşumunu sağlar. Meme ucunun uyarılmasından başlayarak süt salgılanmasına kadar varan bu olay "süt oluşumu refleksi" ya da " prolaktin refleksi" olarak adlandırılır.Emzirmenin, süt yapımı üzerindeki etkisini anlamak son derece önemlidir. Bebek daha çok emdikçe, süt yapımı daha çok olacaktır. Emzirme hiç başlamaz ya da tümüyle kesilir ise memede süt yapımı sonlanır. Eğer annenin çok iştahlı bir bebeği var ve kuvvetle emiyor ise ya da her ikisi de emen ikiz bebekleri varsa bebeklerin emmesi ve gereksinimi oranında daha çok süt yapılacaktır. Buna " arz - talep" (istek - temin) dengesi denebilir.


Oksitosin - Süt Salgılanmasını Sağlayan Hormon:
Süt akışı, kanallar boyunca süt bezleri çevresindeki ufak kasların kasılması ile olur. Bu kasılmayı sağlayan oksitosin adı verilen bir hormondur. Annelerin çoğu emzirme başlangıcında bir sızı duyarlar ki bu, süt akımının başladığı anlamına gelir. Oksitosin hipofiz bezinin arka kısmından salgılanır. Prolaktin gibi oksitosin de emme ile meme başındaki sinirlerin uyarılması sonucu taşınan mesajlarla oluşur.

Oksitosin refleksine yardım eden etkenler:

Bebek için sevgi dolu düşünceler
Bebeğin sesi
Bebeğin görüntüsü
Güven
Oksitosin refleksine engel olan etkenler:
Kaygı
Stres
Ağrı
Aktif Oksitosin Refleksinin Belirti ve Duyguları:
Emzirmeden hemen önce ya da tam emzirirken memelerinde ezilme veya karıncalanma hissi
Bebeğini düşününce, ya da ağladığını duyunca memeden süt akması
Bebek meme emerken diğer memeden süt damlaması
Emzirme sırasında bebek memeden ayrılırsa memelerden ince ince süt akması
İlk haftalarda emzirmelerde uterus kasılmalarıyla ağrı ve bazen kan boşanması durumu
Sütün ağzına aktığını gösterir şekilde bebeğin yavaş ve derin emme ve
yutmaları

ANNE SÜTÜNÜN ÖZELLİKLERİ, BİLEŞİMİ VE EVRELERİ

Anne sütünün içeriği sütün salgılandığı döneme, annenin beslenme durumuna, bebeğin erken veya düşük tartılı olmasına göre değişim gösterir.
Kolostrum: Doğumundan sonraki ilk birkaç gün boyunca üretilen süttür. Koyudur, rengi sarımtırak ve berraktır.
Olgun Süt: Doğumdan birkaç gün sonra üretilmeye başlayan süttür. Sütün miktarı artar; göğüsler dolu, sert ve ağır hissedilir. Bu süreç "sütün gelmesi" olarak bilinir. Olgun süt emzirmenin başlangıcında ve sonunda farklı bileşimdedir.

Olgun Anne Sütünün Bileşimi ve Özellikleri:
Anne sütünün bileşimi laktasyon dönemine, incelenen örneklerin emzirmenin başında ya da sonunda alınmış olmasına, gün içerisinde alındığı zaman dilimine, bebeğin doğduğu gebelik haftasına ve yaşına göre değişiklik gösterir. Anne sütü bileşiminde proteinler, antienfektif öğeler, yağlar, karbonhidratlar, vitaminler ve mineraller bulunur.
Ön Süt: Emzirmenin başlangıcında salgılanan süttür.
Ön süt, sonsütten daha mavidir. Çok miktarda üretilir ve yüksek miktarda protein, laktoz ve diğer besinleri içerir. Bebek ön sütü tükettiğinde gerek duyduğu bütün suyu karşılar. Bebeklerin 6 aya kadar sıcak havalarda bile diğer sulu içeceklere gereksinimleri olmaz. Dahası, diğer içeceklerle susuzluklarını karşılarlarsa daha az anne sütü tüketebilirler.
Son Süt: Emzirmenin sonunda salgılanan süttür.

Sonsüt ön sütten daha beyaz görünür çünkü daha fazla yağ içerir. Bu yağ anne sütü ile alınan enerjinin büyük bölümünü karşılar. Bu nedenle, bebeği memeden kısa sürede ayırmamak gerekir. Bebek, kendi bırakana kadar memede tutulmalıdır.
Kolostrumun Özellikleri:
Antikordan zengindir; enfeksiyon ve alerjiden korur.
Akyuvardan zengin; enfeksiyondan korur.
Barsak temizleyicidir; mekonyumu temizler, sarılığın önlenmesine yardım eder.
Büyüme faktörleri içerir; barsağın olgunlaşmasına yardım eder, alerji ve intoleransı önler.
A vitamininden zengindir; enfeksiyonların ağırlaşmasını ve göz hastalıklarını önler.
Kolostrum karbonhidrat ve yağlar açısından fakir, protein ve mineral yönünden zengin bir süttür. Kolostrumda, bağışıklık veren maddelerin yüksek olması sebebiyle bebeğin ilk aşısı yerine geçer. Bu nedenle damlası dahi ziyan edilmeden bebeğe verilmelidir. Kolostrumdan olgun süte geçiş ara süt ile yavaş yavaş olur, yaklaşık 10 günde tamamlanır.

ANNE SÜTÜNÜN ve EMZİRMENİN ÜSTÜNLÜKLERİ

Anne sütünü hazırlamak gerekmez, ekonomik yük getirmez.
Mikropsuzudur, her zaman sterildir.
Isı derecesi idealdir.
Anne sütü sindirimi kolay olan küçük moleküllü proteinler yönünden zengindir. Sindirime yardımcı aktif enzimler (yağ sindirimi için lipaz) içerir.
Anne sütünün protein içeriği bebeğin ihtiyaç duyduğu niteliktedir.
Anne sütü büyümeyi düzenleyen faktörler (taurin) yönünden zengindir.
İnek sütünde bulunan beta - laktoglobulin anne sütünde bulunmaz. Bu nedenle anne sütü allerjenik değildir.
Anne sütü bebeğin gelişiminde ayrı bir önemi olan esansiyel yağ asitleri ve doymamış yağ asitleri yönünden zengindir.
Anne sütünün yağ içeriği bir anneden diğerine hatta aynı annede gün içerisinde farklılıklar gösterebilir.
Emzirme esnasında yağ konsantrasyonu artar ve bebekte doygunluk sağlanır.
Anne sütü laktoz açısından zengindir.
Annenin diyetindeki değişiklik ve kan şekeri düzeyleri sütteki laktoz oranını etkilemez.
Anne sütünün mineral içeriği bebeğe çok uygundur. Oysa inek sütü böbrek konsantrasyon yeteneği kısıtlı olan yenidoğan bebekler ve küçük süt çocukları için böbrek yükü oluşturur.
Beslenmesi yeterli ve dengeli olan annelerin sütünde yağda eriyen vitaminler yeterli miktarda mevcuttur.
Anne sütü immunolojik özellikleri ile enfeksiyonlara karşı koruyucudur. Enfeksiyonu önleyen İg'ler (İgA, İgG ve İgM) içerir.
Anne sütü bakteri ve virüse karşı doğal bağışıklık sağlar.
Anne sütüyle beslenen çocuklarda pişik, grip, faranjit, otit vb. enfeksiyonlara ve kabızlığa daha az rastlanır.
Solunum yolu ve gastrointestinal enfeksiyonları daha az görülür.
Orta kulak iltihabı riskini azaltır.
Bebeği çene ve diş anomalilerinden, ileri yaşlarda görülebilecek damar sertliği, tansiyon, şişmanlık gibi hastalıklardan korur.
Bazı kronik hastalıkların oluşma riskini azaltır (Tip 1 diyabet, çölyak hastalığı gibi).
Emzirmenin anne için fizyolojik yararları:
Annenin sağlığını korur: Göğüs kanseri, over kanseri, osteoporozis riski azalır. Rahim eski haline daha çabuk döner.
Emziren anneler uykusuz kalmaktan daha az yakınırlar.

ANNE SÜTÜNE NASIL BAŞLANILMALIDIR?

Yeni doğan bebek olabildiğince erken emzirmeye başlanılmalıdır. Anne sütüne başlamakta en önemli zaman ilk birkaç gündür. Eğer anneye, anne sütüne başlamakta yardım edebilirseniz sürdürmekte de daha şanslı olacaktır.

İlk Besleme:
Hastanede ilk besleme doğum masasında olmalıdır. Anne ve bebek ısıtılmak amacı ile birlikte örtülür. Bebek annenin yanına verilerek emme başlatılır.
Bebeğin emmeyi öğrenmesi için iyi bir zamandır. Bebek çok alıcı ve emme refleksi çok kuvvetli olabilir.
Emme, plesenta atılmasına yardım eden oksitosin üretimini uyarır ve kanamayı durdurur.
Bebek değerli kolostrumu (ağız sütü) alabilir.
İlk saat ya da doğumdan hemen sonrası ruhsal yönden de en önemli zamandır. Doğum sonu olabildiğince erken emzirme, anneyi bebeğe karşı daha sevecen ve bakıma hazır bir duruma getirir. Anne sütüne daha uzun bir dönem devamı sağlar. Emzirmeye başlamada birkaç saatlik bile olsa gecikme, başarısızlığı beraberinde getirebilir.

Aynı Odayı Paylaşma:
Normal bir doğumdan sonra anne ve bebeği ayırmanın gereği yoktur. Bebek annenin yanına ufak bir kot içinde verilebilir. Buna " oda paylaşma" ( rooming in) adı verilir. Anne sorumluluğu bu anda başlamış olur. Anne istediği zaman besleyebilir, ya da altını değiştirebilir. Hatta anne çok hasta ya da alkolik olmadıkça aynı yatağı bile paylaşabilir. Ani bebek ölümü (beşik ölümü) adı verilen tablonun anne yanında uyumakla ilişkili olmadığı gösterilmiştir. Oda paylaşma, pek çok emzirme sorununa erken çözüm getirir.

Emzirme ile uterus (rahim) uyarılarak daha çabuk küçülmesi sağlanır.

FARKLI SÜTLERİN KARŞILAŞTIRILMASI

İnek sütünün sindirimi, anne sütüyle karşılaştırıldığında çok daha güçtür. Yağların sindirimi için gerekli lipaz enzimi yoktur. Ayrıca, kazein formlarının sindirimi de güçtür. Sindirimin güç ve yavaş oluşu, inek sütünün anne sütüne oranla bebek midesinde daha çok kalmasına ve doygunluk hissine yol açar. Bu sebeple, bebeğin sıklıkla acıkmadığı düşünülür.

İnek sütünün diğer olumsuz nitelikleri şöyle özetlenebilir:
Enfeksiyonlara karşı koruyan canlı beyaz küre ve antikorlar içermez.
İnek sütüyle beslenen bebekte kabızlık, astım ve ekzema gibi alerjik sorunlar çoğu kez daha sık görülür.
Hipernatremi (kandaki sodyum düzeyinin yükselmesi) yapacak kadar çok tuz içeren inek sütü, özellikle ishal olan çocuklarda daha hızla su - tuz dengesi bozukluğuna neden olur.
İçeriğindeki kalsiyum ve fosfat fazlalığı, kaslarda titremeler ve kasılmalara yol açar.
İçeriğinde, anne sütüne oranla daha fazla doymuş yağ asiti bulunduğundan, doymamış yağ asitlerine gereksinimi olan yenidoğan bebeğin sağlığını olumsuz etkiler.
Beyin gelişimi için gerekli olan esansiel yağ asitlerini (linoleik asit) yeterince içermez.
İnek sütünde gereğinden çok kazein proteini bulunur. Kazein içinde, bebeğin henüz yeterince gelişmemiş böbrekleri tarafından atılması son derece güç olan karışık amino asitler bulunur.
Anne sütündeki demir içeriğinin aksine, inek sütündeki demir olduğu gibi emilemediğinden bebekte, demir eksikliği anemisinin gelişme olasılığı artar


MEME ANATOMİSİ


Meme kısmen salgı dokusu, kısmen destek ve yağ dokusundan oluşmuştur. Salgı dokusunda yapılan süt, toplayıcı kanallar boyunca meme ucuna ilerler. Kanallar, meme ucuna ulaşmadan önce laktiferöz sinüsler şeklini alır. Bu sinüsler, sütün içinde toplanması nedeni ile önemlidir. Meme ucunda pek çok sinir ucu bulunduğu için çok hassas olup bu, sütün akışına yardım eden refleksler yönünden önemlidir. Meme ucunun çevresinde areola adı verilen koyu renkli bir halka olup hafif kabarık durumda bulunabilir. Bu yağlı bir sıvı salgılayan bezlerin varlığı nedeni iledir. Yağlı sıvı, meme ucu derisinin PH'ını dengelediğinden bakteri üremesini engeller, yumuşak ve iyi durumda bulunmasını sağlar.

LAKTASYON (SÜT ÜRETİMİ)

Anne sütü hormonlar ve refleksler sonucu oluşur. Gebelik süresince salgı bezleri süt yapımına hazırlanır. Doğumdan sonra hormonal değişiklikler ile süt yapımı başlar.

Doğum sonrası ilk yarım saat içerisinde bebek emzirilmeye başlayarak süt üretiminin biran önce oluşması sağlanmalıdır. Anne memesi salgı, destek ve yağ dokusundan oluşmuştur. Salgı dokusunda yapılan süt, kanallar boyunca meme ucuna doğru ilerler. Kanallar areola (meme ucundaki kahverengi kısım) bölgesinde sütün toplandığı torbacıklar ( laktiferöz sinüsler ) halini alır. Kas hücrelerindeki oksitosin hormonu kasılmayı sağlayarak emzirme esnasında sütün akışını sağlar. Prolaktin hormonu ise süt salgılayan hücrelerde süt üretimini sağlar.Areola bölgesindeki küçük kabarcıklar (Montgomeri bezleri) emzirme esnasında memenin bebeğin ağzından kaymadan emmesine de yardımcı olur.Anne bebeğini emzirmeye başladığında ya da bebeğini düşündüğünde oksitosin ve prolaktin hormonları faaliyete geçerek süt salgısı başlar. Anne sütünde süt üretimini azaltan yada sonlandıran bir madde (inhibitör) vardır. Meme sütle dolduğunda bu madde süt salgılanmasını durdurur böylece memeyi çok dolu olmanın zararlarından korur. Bebek bir memeden emmeyi bırakırsa bu meme süt yapmayı keser.

İNHİBİTÖR
Oksitosin ve prolaktinin, iki memeye de eşit şekilde gitmesine karşın, bazen bir meme süt yapmaya devam ederken, diğerinde süt üretimi durur. Bunun nedeni inhibitor maddesidir. Eğer memede çok süt varsa, inhibitor madde süt salgılayan hücrelerden süt salgılanmasını durdurur. Bu da memeyi çok dolu olmanın zararlı etkilerinden korur. Eğer bebek ölürse veya memeyi başka bir nedenle bırakırsa bu çok gerekli bir mekanizmadır.
Bu nedenle;
Eğer bebek bir memeden emmeyi bırakırsa bu meme süt yapmayı keser,
Eğer bebek bir memeden daha fazla emerse, bu meme daha fazla süt yapar ve diğerine göre daha büyük olur.
Bir memenin süt yapmaya devam etmesi için, süt o memeden boşaltılmalıdır.
Eğer bebek bir veya iki memeden ememiyorsa, memenin süt üretmeye devam etmesi için süt sağılarak meme boşaltılmalıdır.

BEBEKTEKİ REFLEKSLER
Arama refleksi:
Birşey dudaklarına değince bebek ağzını açar ve dilini aşağı ve öne doğru uzatır.

Emme refleksi: Damağa birşey değdiğinde bebek emer.

Yutma refleksi:
Ağız sütle dolunca bebek yutar.

MEMEYE İYİ YERLEŞME



Emzirmenin başarılı olabilmesi için, bebeğin memeye iyi yerleşmesi çok önemlidir. Bir anneye bu konuda yardım edebilmek için;
Önce onu emzirirken izleyin: Ne yaptığını görmek için zaman ayırın ki, anne acele ederek her zamankinden farklı birşey yapmasın.



Anneye yalnızca zorluklarla karşılaştığında yardım edin: Bazı anne ve bebeklerin emzirirken kendilerine rahat gelen ancak başkalarını için zor olan pozisyonları vardır. Bu özellikle 2 aylıktan büyük bebekler için geçerlidir. Eğer bebek anne sütünü etkin şekilde alıyorsa ve anne rahatsa pozisyonunu değiştirmeye gerek yoktur.

Annenin mümkün olduğunca kendisinin yapmasını sağlayın:
Annenin yapması gerekeni siz yapmayın. Ona ne yapmasını istediğinizi söyleyin. Mümkünse, kendi vücudunuzda gösteriniz.

Ne yaptığınızı anladığından ve kendi kendine yapabileceğinden emin olun:
Sizin yapacağınız annenin bebeğini uygun pozisyona kendisinin koymasını sağlamaktır. Siz bebeğe doğru pozisyon verin ancak, bunu kendi annesi yapmazsa bir yararı yoktur.

İyi Olmayan Yerleşmenin Sonuçları
Meme başlarında hasar ve ağrı (acıyan meme başları, çatlaklar)
Anne sütünün tam olarak çekilememesi (gerginlik)
Yetersiz süt kaynağı nedeni ile bebeğin doymaması, emmeyi red etme
Göğüslerde daha az süt yapımı (bebeğin kilo almaması)

Memeye İyi Yerleşmeme Nedenleri

Emzirmeye başlamadan veya daha sonra biberon kullanma
Tecrübesiz veya daha önceki çocuklarını biberon ile beslemiş anne
İşlevsel zorluk (küçük ve zayıf bebek, meme ucu uzaması, memede tıkanıklık, geç beslenme)

MEME UCU TEMİZLİĞİ
Meme ucundaki doğal yağlar ve süt meme ucunu koruyucu niteliktedir. Anne sütü bebeği hastalıklardan koruyucu bir çok madde taşıdığı için bu yolla mikrop bulaşması zordur. Bu nedenle memeyi her emzirmeden önce temizlemeye gerek yoktur. Emzirme dönemi boyunca günde 1ila 2 kez kaynatılıp ılıştırılmış suyla meme başını silmek yeterlidir.
Bu dönem içinde memeleri karbonatlı su veya sabun ile temizlemek cildin kurumasına ve çatlakların oluşmasına neden olacağı için kesinlikle önerilmemektedir.
Her emzirme başlangıcında öncelikle eller çok iyi yıkanmalıdır. Bebek memeyi bıraktıktan sonra ise anne kendi sütünün birkaç damlasını meme ucuna ve etrafına sürerek meme ucunun yumuşak kalmasını sağlayabilir. Ayrıca hekimlerin önerdiği kremler kullanılabilir

EMZİRME POZİSYONLARI


Emzirme yapılırken anne değişik pozisyonlar deneyebilir. Önemli olan, hem annenin hem de bebeğin rahat edebilecekleri pozisyonda olmalarıdır. En yaygın emzirme pozisyonları şunlardır:

Klasik Beşik Tutuşu:



En yaygın emzirme pozisyonudur. Bu pozisyonda anne, sırtını destekleyen rahat bir koltuğa oturur. Memesini, elini C şeklinde tutarak destekler. Bebeğinin yüzü, karnı ve dizlerini kendisine dönük biçimde midesine dayar. Bebeğin başı, dirseğinin çukur kısmında bulunmalıdır. Anne, kolu yorulmaması için gerekirse bir yastık koyarak destek alır. Sezeryan doğum yapan, memeleri büyük olan anneler için idealdir. Bebeğin bacakları koltuğunun altından sarkar. Bebeğin başını eliyle desteleyen anne, gerekirse elinin altına bir yastık koyabilir. Bu tutuş memenin kontrolü ve bebeğin emişi açısından kolaydır. İkiz bebeği olan anneler için idealdir.

Çapraz Beşik Tutuşu:

Memeyi yakalama problemi olan, küçük veya erken doğan bebek anneleri için idealdir. Anne, bebeğini emzireceği memenin aksi tarafındaki kolunun içine yatırır. Bebeğin vücudu anneye dönük ve meme hizasında olmalıdır. Bu şekilde bebeğinin başını daha rahat kontrol edebilir.Sezeryan doğum yapan ve geceleri emziren anneler için idealdir. Anne, hafif yan yatar biçimde sırtını ve omzunuzu bir yastıkla destekler. Kolunu bebeğinin başının arkasından geçirerek onun vücudunu, diğer eliyle de memesini destekler. Bebeğinin sırtına bir yastık koyar, ağzı meme ucuna gelecek şekilde yanınıza yatırır.

Doğru Emzirme Tekniği:

Anne rahat bir konumda oturuyor yada yatıyor olmalıdır.
Annenin rahat bir koltukta oturması, ayaklarını uzatacak bir destek olması ve sırtına koyacağı yastık olması gerekir.
Kendisi için en rahat edeceği konumu hazırlayan anne bebeğini tüm vücut ve baş olarak memeye dönük olarak kucağına almalıdır.
Kucağa alınan bebek doğrudan annenin kolu üzerine değil herhangi bir ince yastık vb. ile tutulmalıdır.
Bebek emmediği zamanlardaki giysilerinden biraz daha hafiflemiş olarak emzirilmelidir.
Bebeğe emzirilmeden önce su, şekerli su vb. verilmemelidir.
Karnı aç olarak kucağa alınan bebeğin dudaklarına meme ucunu değdirdiğinde bebek refleks olarak ağzını açar anne yalnızca göğüs ucunu değil areolayı tüm olarak bebeğin ağzına verir.
Tüm bu esnada anne bebeğin üzerine eğilmeden bebeği kendine doğru yükselterek emzirme yapmalıdır.
Bebeğin yanaklarının dolu olduğu gözlenmelidir.
Emen bebeğin yutma sesi duyulmalıdır.
Bebeğin alt dudağı memeye tam olarak yapışmış olmalıdır.
Bebeklerin pek çoğu her beslenmede her iki memeden de emmek isteyebilir. Ufak bebekler için sadece tek memeden emme yeterli olabilir ya da her iki memeden çok az miktarda emebilirler. Bununla birlikte, eğer bebek bir memeden diğerine oranla sürekli daha fazla emerse, diğer memede süt yapımı durabilir. Bu nedenle bir öğünde sağ memeden emzirme başlanırsa, bir sonraki emzirmede diğer memenin öncelikle verilmesi gerekliliği anne ile tartışılmalıdır. Böylece her iki memeye eşit meme uyaranı yapılacak ve süt yapımı sürekliliği sağlanacaktır.

EMZİRME SÜRESİ VE SIKLIĞI

Açlık Belirtileri:
Annenin bebeğiyle olan bağı kuvvetlendikçe, onun farklı ses ve hareketlerini ayırdetmeye ve anlamaya başlar. Bebekler, genellikle 24 saat süresince 10 ila 12 öğüne ihtiyaç duyarlar. Annenin, bebeğinin acıktığını anlamasına yardımcı olacak işaretler arasında ellerini ağzına götürmesi, emme sesi çıkarması, diliyle bir şeyleri yalamaya çalışması, memeye ulaşmak için kafasını hareket ettirmesi sayılabilir. Ağlama, açlığın daha ileri bir aşamasını oluşturur.

Emzirme Öğrenilen Bir Yetenektir:

Emzirme, öğrenilen bir yetenektir fakat sadece önemli bilgilerin bilinmesi ve doğru araçlar yoluyla bu yetenek kolayca geliştirilebilir. Bir kez süt üretimini düzene koyup ilk 4 ila 5 hafta boyunca rahatlıkla emzirdikten sonra süt sağımı, annenin rutin işleri arasında yerini alır.
Emzirmenin doğumdan hemen sonra başlatılması ile anne sütünün temeli doğru olarak atılmış olur. Bir emzirmenin ne kadar sürede tamamlanması gerektiğine ait kesin bir kural yoktur. Bebeğin ihtiyacına göre bir süre ayarlanmalıdır.
Unutulmamalıdır ki bebek sadece süt ihtiyacını gidermek üzere emmeyecektir. Emmek, bir tür haz duygusunun tatmin yoludur. İyi bir emmenin ardından bebek hala memeyi bırakmıyorsa meme bebeğin ağzından çekip alınabilir. Memenin uzunca süre emilmesi ağrıya yol açmaz. Ağrıya neden olan yanlış kavrama ve yanlış emzirme teknikleridir. Bu nedenle emzirme süresi bebeğin keyfine bırakılmalıdır.
Bebeğin düşük doğum ağırlığı, dudak damak problemleri, annenin meme başı yetersizlikleri veya herhangi bir sebep ile bebek çok kısa emme yapar, memeyi yetersiz emer ise emzirmenin başlatılması ve devamlılığı için sütün sağılması yararlı ve önemlidir.

Daha Çok Emzirmek Daha Çok Süt Demektir:

Emme sıklığı konusunda kesin bir rakam verebilmek zordur. Özellikle yeni doğan bebekler her açlık belirtisinde meme ile buluşmalıdır. Böylece süt verimliliği artacaktır. Bebek ne kadar fazla emer ise süt o kadar fazla gelir. Birçok anne bebeklerinin alabileceklerinden daha fazla, ikiz bebeklerine de yetecek kadar süt üretebilir.
Yeni doğmuş bir bebeğin midesi çok küçük olur ve anne sütü de çok kolay sindirildiği için ilk haftalarda 1-2 saatte boşalır. Bu nedenle bebek sık sık emzirilmelidir. Bu şekilde bebeğin kilo alması ve süt yapımı devam edecektir. Bunlara dayanarak yeni doğmuş bir bebek günde en az 8-12 kez, her açlık belirtisinde  emzirilmelidir. Emmenin süresine ve sıklığına bebek kendi karar verir. Bebek büyüdükçe midesi de büyüyecek her emzirmede daha fazla süt tutacak böylece bebek daha seyrek emecektir. Emzirme sırasında anne memesinde kalma süresi bebekten bebeğe değişir. Genelde yeni doğmuş bebek en az 15 dakika emer. Emzirme süresinin sınırlandırılması memelerin şişmesine, sütün azalmasına neden olacağından bebeğin uzun süre memede kalmasına izin verilir. Ancak emzirme bir saatten fazla sürüyor, annenin meme uçları sızlıyor ise sağlık profesyoneli veya emzirme danışmanından yardım alınmalıdır .

EMZİRME AŞAMALARI


Doğumdan 4. Güne Kadar

— Anne, Bebeğini Yakınında Tutmalı, Sıklıkla Emzirmeli
Doğumdan 4. güne kadar olan dönemde, emzirmenin nasıl bir süreç izlediğini görelim. Bu döneme ait temel bilgiler şunlardır:
Gerçekler:
Yenidoğan bebeğin midesi, bir bilye kadar küçüktür.
Doğumda, tam da bu mideyi dolduracak, yeterli miktarda süt vardır.
Memeler asla boş değildir.
Emzirme deneyimi başarılıysa bebekler, su ve formül süte ihtiyaç duymazlar.
Sık emzirmek, daha çok sütün gelmesini sağlar.
Sık emzirmek, memelerin şişmesini engeller
Bir anne, her koşulda ikiz, üçüz ve daha çok bebeği için yeterli süt üretir.
Anne, bebeğinin teninin, kendi teniyle temasta olmasına özen göstermeli. Böylelikle emzirme daha kolay olur ve daha çok süt üretimi gerçekleşir.
Çok emzirmeli.
Meme başı, ilk dakikalarda hassaslaşabilir, sonra iyileşir.
Bebek, huzursuzlaşırsa her bir memeyi bir kereden fazla emebilir.
Her gün 1 ila 2 ıslak ve dolu bez çıkmasını bekleyebilirsiniz.
İlk 4 güne kadar, bebeğin kilosunda, % 10'a varan azalma normaldir.
Bu dönem de yapılacaklar:
Uzanarak emzirme egzersizleri yapılır. Böylelikle anne bebeğini beslerken dinlenebilir.
Bebeğin, memeyi tam olarak, kahverengi kısmıyla beraber ağzına alması sağlanmalı. Anne, acı ya da ağrı hissederse, yardım isteyebilir.
Bebeğin her gün, en az 8 kez emmesi sağlanmalı. Arka arkaya emzirme yapılabilir. Gerekiyorsa, uyandırarak emzirilmeli.
Yardım İstemeyi Gerektirecek Bazı Sebepler:
Emzirme sürekli ya da çok acı veriyorsa.
Bebek, doğum kilosunun % 10'unundan daha çoğunu kaybettiyse.
Dördüncü Günden 6 Haftaya Kadar — Süt Üretiminin Düzenlenmesi
Bu, yoğun geçecek bir emzirme dönemidir. Dördüncü günden 6. haftaya kadar olan döneme ait gerçekler şunlardır:
Var olan durum:
Bebeğin midesi, 10. gün itibarıyla, bilye büyüklüğünden ping-pong topu büyüklüğüne ulaşır.
Çoğu bebek, günde 8 ila 12 kez anne sütü alır fakat bu öğünler belirli zamanlarda gerçekleşmez.
Bebekler, her öğünde tek bir memeyi emebilecekleri gibi her iki memeden de beslenmeye ihtiyaç duyabilirler.
Ne kadar çok emzirilirse o kadar çok süt oluşumu sağlanır
Çoğu anne 3. ya da 4. gün itibarıyla daha çok süt üretmeye başlar.
Boşaltılmış memeler daha hızlı süt üretirken, dolu memeler daha yavaş süt üretirler.
Bebeğin sadece emzirerek beslenmesi önemlidir. Emzik, su ve diğer sıvı gıdalardan uzak durulması önemlidir.
İlk günden 40. güne değin geçen dönemde, süt miktarı, yaklaşık 30 ml'den 900 ml'ye ulaşır.
Memeleriniz çok doluysa daha sık emzirilmeli ya da süt sağılmalı. Bu uygulama, annenin daha iyi hissetmesini sağlar.
Üçüncü ila beşinci günler arasında, bebeğin dolu bezleri önce yeşile sonra sarıya döner.
Bundan sonraki günler, 3-4 ya da daha fazla yeşil, dolu bez beklenir.
Beşinci gün itibarıyla 5-6 ya da daha fazla ıslak bez beklenir.
Bebek, ilk 2 hafta içinde doğum kilosuna ulaşmalıdır. Sonrasında, haftada en az 125 gr. ya da ayda en az 500 gr. kilo alması beklenir.
Bebeğin, emzirmenin hemen ardından yeniden emmek istemesi normaldir.
Çoğu bebek, günde bir kez, 4-5 saat aralıksız uyur. Bu, gece gerçekleşmeyebilir.

Bu dönemde yapılacaklar:Bebek ne zaman isterse o zaman emzirilmeli. Ağzı açık olarak kafasını sağa sola oynattığında ya da elini ağzına koyduğunda emzirme vaktinin geldiği anlaşılır.
Bebeğin huysuzlanmasını ya da ağlamasını beklememek gerekir. Kötü hissettiğinde onu beslemek daha zordur.
Anne, hem kendisini hem de bebeğini iyi hissettiren bir tutuş şekli kullanmalıdır.
Anne, emzirirken uyumayı öğrenmeye çalışabilir. Gün içinde bunun pratiğini yapabilir.
Emzirme acı veriyorsa, anne yardım isteyebilir. Bebeğin memeyi kapışındaki ufak bir değişiklik, annenin daha iyi hissetmesi için gereken tek şey olabilir.
Yardım İstemeyi Gerektirecek Bazı Sebepler:
Anne emzirirken acı hissediyorsa.
Bebek çok yavaş kilo alıyorsa.
Emzirme iyi gidiyor olsa bile şunlar yaşanıyor olabilir:
Aralıklarla bebeğin huzursuzlanması
Emzirmenin hemen ardından yeniden emmek istemesi
Daha sık beslenmek istemesi
Memelerinin dolu oldukları hissinini vermemesi
Bebeğin, daha az bir sıklıkla ya da daha kısa süreli emmesi
Gece, sıklıkla uyanması
Emdikten sonra biberon istemesi
Annenin, daha çok süt sağamaması
Memelerde akıntı olması da olmaması da mümkündür
Anne, sadece kendi sütüyle besleyerek bebeğinin yeterli kilo aldığını gördüğünde yeterince sütü olduğunu görür.
6 Haftadan 6 Aylık Döneme Kadar — Emzirme Gittikçe Kolaylaşır
Artık, emzirme daha kolay ve daha hızlı gerçekleşir. Altıncı haftadan 6. aya kadar olan döneme ait gerçekler şunlardır:
Bu dönemde yapılacaklar:
Bebeğin midesi büyümüştür ve daha çok süt alır, bu sebeple daha seyrek beslenebilir.
İlk bakışta, çok sayıda emzirme yapılabilmesi, süt üretiminin düzenlendiği anlamına gelir.
Çoğu anne, çok süt üretimi halinde bile artık dolu memeden şikayet etmez.
Bebekler, altı aylıkken de, altı haftalıkken ihtiyaç duydukları süt miktarı kadar süte ihtiyaç duyarlar.
Bu dönemde, emzirerek besleme, biberonla beslemekten daha az zaman alır.
Emzirme iyi gidiyorsa, 6 aylık olana dek sadece annesinin sütüyle beslenmesi bebek için en iyisidir.
Var olan durum:
Bebekler, büyüdükçe daha hızlı beslenirler.
40 dakika emzirilen bebek, artık 10 ila 15 dakikada emmeyi bitiriyor olabilir.
Bu yaştaki bazı bebekler, az dışkılar fakat sağlıklı kilo almaya devam ederler.
Bebekler, bir şey duyduklarında ya da etraflarında hareket eden bir şeyler gördüklerinde memeyi çekebilirler.
Bebeğin, haftada 125 gr. ya da ayda 500 gr. kilo alması beklenilir.
Öğrenilecekler:
Bebeğin, doğru beslenme zamanını bileceğine güvenilmeli.
Anne, evinde ve diğer ortamlarda, insanlar arasındayken yapacağı emzirme alıştırmalarına, kendisini rahat hissedene dek devam etmeli.
Anne emzirme sırasında, boştaki koluyla diğer çocuğuna sarılabilir ya da kitap okuyabilir.
Yardım İstemeyi Gerektirecek Bazı Sebepler:
Emzirme acı veriyorsa.
Bebek, çok yavaş kilo alıyorsa.
Emzirme iyi gidiyor olsa bile şunlar yaşanıyor olabilir:
Aralıklarla bebeğin huzursuzlanması
Emzirmenin hemen ardından yeniden emmek istemesi
Daha sık beslenmek istemesi
Memelerinin dolu oldukları hissinini vermemesi
Bebeğin, daha az bir sıklıkla ya da daha kısa süreli emmesi
Gece, sıklıkla uyanması
Emdikten sonra biberon istemesi
Annenin, daha çok süt sağamaması
Memelerde akıntı olması da olmaması da mümkündür
Anne, sadece kendi sütüyle besleyerek bebeğinin yeterli kilo aldığını gördüğünde yeterince sütü olduğunu görür.
6 Aydan 12 Ay Sonuna Dek — Diğer Gıdalarla Destekleme Zamanı
Anne bebeğinin sağlığı için sütünün devam eden önemini bilmektedir. Onun sütüyle büyüyor olduğunu görmek, çok iyi hissetmesini sağlar.
6 aydan 12 ay sonuna kadar olan döneme ait gerçekler şunlardır:
Gerçekler:
Bebek ne kadar çok emzirilirse o kadar çok süt üretilir. Süt üretimini, bebek belirler.
Çocuk sağlığı uzmanları, en az 1 yıl boyunca emzirmeye devam edilmesini önermektedir.
Bebekler, yaklaşık 6 aylık dönem sonrasında diğer gıdalarla beslenmeye başlarlar.
Bebek dişi çıktığı ve oturmayı öğrendiğinden kendi kendine yemeye çalışır. Bu dönemde, yemek öğünlerinde ortam biraz dağınık ve kirli olmaya başlar!
Bebekler, diğer gıdalarla beslendiklerinden anne sütüne daha az ihtiyaç duyarlar. Daha az süt emdiklerinden süt üretimi azalmış olur.
Ne Beklenmeli:
Kilo alımı azalmaya başlamalıdır.
Bu yaşlarda emzirme, besleme özelliği kadar bebeğinizi rahatlatan bir deneyimdir.
Bebekler, emzirme sırasında oynamaya bayılırlar.
Bebeğinizden bolca büyüme, sürtünme ve yürüme bekleyin!Öğrenilecekler:
Bir diğerine başlamadan önce, her yeni katı gıdayı birkaç gün boyunca denemek iyi olur.
8 ay civarında besleme kabı kullanmaya başlanabilir.
Yardım İstemeyi Gerektirecek Bazı Sebepler:
Emzirme acı veriyorsa.
Bebek, çok yavaş kilo alıyorsa.

Emzirme iyi gidiyor olsa bile şunlar yaşanıyor olabilir:

Aralıklarla bebeğin huzursuzlanması
Emzirmenin hemen ardından yeniden emmek istemesi
Daha sık beslenmek istemesi
Memelerinin dolu oldukları hissinini vermemesi
Bebeğin, daha az bir sıklıkla ya da daha kısa süreli emmesi
Gece, sıklıkla uyanması
Emdikten sonra biberon istemesi
Annenin, daha çok süt sağamaması

Bebeğin Emmeyi Reddetmesi
Bebeğin emmeyi reddetmesi çok rastlanan bir durumdur. Ancak çözülmesi mümkündür. Memeyi ret annede kaygı yaratır, kendini reddedilmiş hisseder ve hayal kırıklığına uğrar. Bebeğin hangi nedenle memeye isteksiz olduğu bulunursa neden ortadan kaldırıldığında sorun kendiliğinden çözülür. Bebeğin meme emmediği dönemde sütün etkili bir şekilde boşaltılarak devamının sağlanması gereklidir.

Bebekler:

Hasta olduğunda,
Ağzında pamukçuk oluştuğunda,
Diş çıkardığında (büyük bebekler için),
Memeye kötü yerleşmeden dolayı yeterli süt alamadığında,
Annede birikim sonucu çok hızlı ve fazla süt geldiğinde,
Bir değişikliği hissettiklerinde meme emmeyi istemezler.

Bunlar, emzirmeden vazgeçmenin en sık rastlanan nedenlerindendir ve çoğu kez çözümlenebilir. Böyle durumlar annenin bebeği ile yakın temas kurup, gerekiyorsa onunla uyuması, memeyi kolay alacağı bir pozisyonda vermesi, onu her istediğinde ve değişik pozisyonlarda emzirmesi ile çözümlenebilir. Sütünü sağması fakat bunu biberon kullanmadan, besleme kabı veya kaşıkla vermesi önerilir

Bebeğin Memeyi Yanlış Kavraması

Emebilmek için üç reflekse sahip olan bebeğe annenin yardımcı olarak memeyi tutmasını sağlaması gereklidir. Bebek memeyi doğru kapamazsa meme ucu çatlakları, ağrılar ve göğüste tıkanıklık oluşur.
Bebek, başlangıçta memeyi doğru yakalasa bile emzirme esnasında ağzının memeden kayması ve yanlış yere gitmesi söz konusu olabilir. Bu durumda emzirme kesilmeli, bebek memeden alınmalı ve doğru yakalatarak yeniden emzirmeye başlanmalıdır.
Laktasyon döneminde memeleri şişen annenin çok gergin olan memelerinde meme ucunun da kaybolduğu gözlenir. Bu durumda sağım yapılması memedeki süt fazlalığını çok rahat giderecektir. Meme ucu çıkarmak için yapılan masaj ve meme ucunu belirginleştirmek için alınacak yardımlar ile de bebek belirginleşen meme ucunu rahatlıkla kavrayabilecektir

Bebekte Yarık Dudak veya Damak Problemi

Bazı bebekler yarık dudaklı yada damak problemli olarak doğarlar. Bu bebekler doktorun uygun gördüğü bir süre sonra cerrahi müdahale ile tedavi olurlar. Bu bebeklerin emzirilerek beslenmeleri mümkün olmadığından sağılmış anne sütü ile beslenmeleri uygundur. Böylelikle bebek anne sütünden yoksun kalmamış olur.

ANNEDEN KAYNAKLI NEDENLER

Meme Başının Küçük ve Düz Olması


Her ne kadar emme - emzirme için meme ucu olması gerekmese de yenidoğan bebek, ucu olan memeyi daha rahat emer. Dolayısıyla özellikle sezeryan ile doğum yapan annelerde doğum sonrası 3. gün süt üretimi yoğun bir şekilde başladığında memeler birden gerginleşir bu durumda bebek anne memesini kapamaz. Meme ucu küçük olan annenin de bebeğini bu nedenle emzirmesi güçleşir. Bu türden sorunlar hamilelik takiplerinden başlayarak annenin doğru yönlendirmeler yapılarak kolaylıkla aşabileceği ve kesintisiz emzirme yapabileceği durumlardır.

Düz meme uçları başparmak ile işaret parmağı arasında yuvarlanarak hafifçe çekilmeli ve bebeğin ağzına verilmelidir. Erken emzirmeye başlamak, koltuk altı emzirme pozisyonu denemek, hastanede sağlık personelinden meme ucunu çıkarmak için alınan yardım ile emzirme yapılabilir. Gerekiyorsa ilk hafta , emzirmeye her başlandığında bir iki dakika meme ucu çıkarmak için kullanımında fayda olabilecek süt pompası yardımı ile meme başları hızla bebeğin emebileceği uygun konuma gelecektir. Bu durumlarda belirginleşen ve süt akmaya başlayan meme uçlarını bebeğin kavramasının daha kolay olduğu görülmüştür.

Meme Başının İçe Dönük Olması
İçe dönük meme ucuna sahip olan anneler olabilir. Her ne kadar emme - emzirme için meme ucu olması gerekmese de, yenidoğan bebek içe dönük meme ucunu rahat ememez. Annenin de bebeğini bu nedenle emzirmesi güçleşir.

MEME UCU ÇATLAKLARI

Çatlaklardan meme dokusuna bakteri geçişi sonucu meme iltihapları ve apseleri ortaya çıkabilir. Meme başı çatlakları oluştuğunda anne çok fazla acı duyduğu için bebeğini emzirmekte zorluk çeker. Zaten bebeğin memeyi iyi tutamaması sonucu meme uçlarında önce hassasiyet zaman içerisinde de çatlaklar oluşmaya başlamıştır. Meme ucu çatlakları meme başının çevresinde, meme ucunda enine çizgi halinde ya da areolada oluşabilir. Etkin emzirmenin olmaması nedeni ile memellerde doluluk başlar, meme başındaki çatlaklardan meme dokusuna bakteri geçişi sonucu meme iltihapları ve apseleri ortaya çıkabilir. Bu durumda memelerin sağılarak tam olarak boşaltılması ve hava ile temas etmesi kısa sürede iyileşme sağlanmasında önemlidir.

Bebeğin memeden doğru emzirme yapması ile memeyi sadece günde iki kez kaynamış ılık su ile temizlemek ve en son gelen sütü meme ucu çevresinde bırakmak=kuru yara iyileştirme metodu veya tıbbi derecede saflaştılımış lanolin kullanımı = nemli yara iyileştirme metodu iyileşme için yararlıdır. Ancak çatlak ihmal edilmiş, yara olmaya yüz tutmuş ve annede mutsuz bir emzirme dönemi yaşanmış ise sağım yapılması , meme uçlarının dinlendirilerek kısa sürede iyileştirileceği bir program dahilinde sağım ve emzirmenin birlikte yapılacağı bir program anneye öğretilmelidir.

Meme Ucunun Tümünde Ağrı
Bebek anne memesini doğru şekilde kavramadan, sadece meme ucunu kaparak emmesi durumunda ağrılar ortaya çıkar.

Doğru emzirme için bebeğin meme ucu etrafındaki areola bölgesini tüm olarak ağzına alarak emmelidir. Bebek sadece uç emdiğinde "pozisyona bağlı ağrılı meme başı" diye tanımlanan durum ortaya çıkar. Meme başı çatlakları yoktur, meme başı derisi normal görünümdedir ama çok ağrı vardır. Bebek bu şekilde emmeye devam ederse yeterli süt çekmediği için süt miktarı azalır. Bebek sık sık ağlar ve emmek ister. Anne acı duyduğu için emzirmekten kaçınır. Bu durum bir kısır döngüye dönüşür.

Annenin doğru emzirme tekniğini öğrenmesi gereklidir.
Meme başını karbonatlı su ile silmek, sabunla yıkamak ağrının devamına neden olur.
Emzirmenin sonunda bebeğin memeyi bırakması beklenmeli, zorla çekilmemelidir.

Bazı durumlarda, anne emzirme esnasında memeyi desteklemiyor veya annenin meme ucunda mantar enfeksiyonu oluşmuş olabilir. Genelde doğumun hemen ardından çok gözlenmesine karşın, emzirme sırasında, sonralarında ve emzirme aralarında meme uçlarında hissedilen yanma 2-3 günü aşar ise sağlık profesyoneli veya emzirme danışmanından yardım alınmalıdır. Meme uçlarında tıbbi derecede saflaştılımış lanolin kullanımının da saf lanolinin antienfalmatuar etki taşımasından dolayı ağrı kesmede etkili olduğuna dair çalışmalar vardır. Eğer annede parlak kırmızı veya pembe meme ucu derisi görülüp de bunun yanı sıra pul pul veya kaşıntılı deri, yanma hissi var ise mantar enfeksiyonundan şühhelenilmeli ve sağlık profesyoneline başvurulmalıdır.

Memede Şişme, Birikme
Memenin bir bölümünde yada başka bir deyişle süt kanallarının bir kısmında süt kalırsa buna süt stazı (süt birikmesi) denir. Genelde doğumun hemen arkasından, laktasyon döneminde gözlenir. Üretilen anne sütünün bebeğin tüketiminden daha fazla olduğu durumlarda ortaya (hiperlaktasyon) çıkar.

Memedeki şişkinlik en fazla 48 saat içinde azalıp kaybolmaz ise, emzirme danışmanı veya sağlık profesyonelinden yardım alınmalıdır. Aksi takdirde, boşaltılmayan sütler apse oluşumuna, derinleşerek de kanal tıkanıklığı ve meme iltihabına kadar uzanacaktır. Bebek memeye doğru yerleşir ve sık sık emzirilir ise şişme önlenecektir. Bebek memeyi iyi boşaltamıyor ise sağım yapılarak sişme engellenmeldir. Burada, emzirme ve sağım yardımcısı olarak, emzirme öncesinde memeye sıcak, emzirme sonrasın

Memede Kanal Tıkanıklığı

Zaman zaman sütün toplandığı kanallardan birinin veya bir kaçının tıkanması dolayısıyla memede süt birikmesi oluşabilir. Bu durumun nedenleri fazla süt üretimi olması, emzirmeye başlamanın gecikmesi, bebeğin memeye kötü yerleşmesi, sütün seyrek boşaltılması, emzirme süresinin kısa tutulması olabilir. Kanal tıkanıklığının oluşmaması için doğumdan hemen sonra emzirmeye başlanması gerekir. Bebeğin memeyi iyi kapması sağlanmalıdır. Emzirmeyi sınırlandırmadan bebek her istediğinde emzirme yapılmalıdır.

Meme İltihabı (Mastit)
Tıkalı süt kanalından bakteri girişi olursa meme dokusu enfekte olur. Enfekte olmuş anne memesinde:
Sert kabartılar oluşur.
Şiddetli ağrı oluşur.
Kızarık, kırmızı bölgeler oluşur.
Ateş başlar.
Hastalık hissi uyanır.

Mastitin Nedenleri:
Anne bebeğini yetersiz, seyrek ve kısa süreli emzirdiğinde süt akışı azalmıştır.
Herhangi bir çarpma yada vurma sonucu memelerde travma oluşmuştur.
Meme ucu çatlaklarından bakteri girmiştir.

Anne sütü, memenin bir bölümünde kalır ise, orada süt stazı (süt birikmesi) oluşur. Bu süt, boşaltılmaz ise, meme dokusunda iltihap oluşmasına neden olur. Bu, infektif olmayan mastittir. Açık bir bölge olan meme ucundan rahatlıkla içeri giren bir bakteri ile meme dokusu infekte olabilir ve infektif mastit oluşur.
Tedavinin temeli, süt akışının hızlandırılmasıdır. Sık emzirme, meme ucuna doğru yapılabilecek hafif bir masaj, ılık pansuman ve sağım ile meme iltihabı iyileştirilir. Sağlık profesyoneli veya emzirme danışmanının uygun gördüğü tıbbi derecede saflaştırılmış lanolin kullanımı = nemli yara iyileştirme uygulanabilir.

Anne Sütünün Yetersiz Olması



Her annenin sütü bebeği için yeterlidir. Bir meme operasyonu geçirildi ise, zarar görebilmesi muhtemel sinirler ve kanallar ile de bebek yeterli anne sütü alamayabilir. Ancak, öncelikle doğru olmayan emzirme pozisyonları, doğduktan hemen sonra formül süt verilmesi, bebeğin memeyi yanlış yakalaması, emzirmenin kısa tutulması ile sütün son dakikalarında salınan ve bebeğin kilo almasına yarayan kısmı alamaması gibi nedenlerle anne sütüne gelen sekte "annede süt yetersizliği" diye yanlış bir kavramı ortaya atıp düşündürtmektedir ki bu çok yanlıştır.
Doğru emzirme teknikleri hastanede anneye gösterilmelidir. Doğar doğmaz, bebek annenin memesiyle buluşmalı, aralarında olması gereken tensel temasa çok özen gösterilmelidir. Bebeğe, kısa emzirme yaptırılmamalıdır.
Hemen hemen her anne bebeğine, hatta ikiz bebeğe yetecek kadar süt üretebilir. Ancak, çoğu anne "Yeterli sütüm yok, bebeğim iyi beslenemiyor." diye düşünür ve 6 aydan önce formül mamalara geçmek ihtiyacı duyar.

Birden Fazla Bebeği Olan Anne


Emzirmede tek bebek için uygulanan ilkeler ve teknikler birden çok bebeğin emzirilmesinde de aynıdır. Annenin sütünün yeterli olacağına inanması çok önemlidir. Anne sütü, bebek ne kadar emzirilirse, o oranda artış göstereceğinden, bir annenin 34 bebeği sadece kendi sütü ile besleyebileceği doğrudur. Ancak, bebeklerin biri veya daha fazlası düşük doğum ağırlıklı veya sağlık sebebi ile annelerinden ayrı kalacak ise kesinlikle medikal anlamda yardım getiren, fizyolojik yakınlığıyla bebek gibi sağım yapan gelişmiş bir süt sağım pompasından yardım alınabilir. Sağlık profesyoneli ve/veya emzirme danışmanına danışılmalıdır.

Prematüre ve Düşük Doğum Ağırlıklı Bebeği Olan Anne
37 haftadan önce doğan bebekler, prematüre bebek olarak adlandırılırlar. Tipik bir prematüre yaklaşık 1600 ila 1900 gram, bazısı ise çok daha düşük bir tartı ile doğar. Bu bebeklerin, anne sütüne büyük bebeklerden daha da fazla gereksinimi vardır.

Düşük Doğum Ağırlıklı=DDA):
Bebeğin doğumda 2500 gr.dan az olması Çok Düşük Doğum Ağırlıklı=ÇDDA : Bebeğin doğumda 1500 gr.dan az olması.

Annesinin sütü, bu bebeğin ihtiyacına göre ayarlanmıştır. Fazladan protein ve enfeksiyona karşı maddeler içerir. Prematüre bebeklerin anne sütünü emmek için harcadıkları enerji, emdikleri sütün kalorisinden daha fazladır. Bu yüzden, anne sütünü sağmalı (Bakınız Ders 4.3 Anne Sütü Sağma Yöntemleri) ve her gün belirli zamanda bebeği ile tensel temasta bulunarak, sütü küçük bir kaptan veya kaşıktan beslemelidir. 32 hafta ve daha fazla olan bebekler meme emebilir.

Annenin Sağlık Nedeni ile Bebeğinden Ayrı Kalması
Anne ve bebeğin kısa süreli ayrılığı sütün yarı yarıya azalmasına neden olur. Bu durumda, pompa ile 3 saatte bir sağım yapılmalı, tıbbi nedenler ortadan kalktığında bebeğin tekrar anne sütü ile beslenmesine devam edilmelidir.

Anne Sütünün Fazla Olması
Bazı annelerde süt üretimi fazladır. Bu durum hiperlaktasyon olarak adlandırılır. Birkaç gün içinde dolgunluk kaybolur. Memeler çok fazla süt yapmasına karşın daha yumuşaktırlar. Bununla birlikte, anneye sakin olması ve dolgunluk süresince de emzirmeye devam konusunda yardım edilmelidir. Eğer yardım edilmezse, anne sütü kesilebilir.

Meme başını çevreleyen kahverengi kısım (areola) çok gergin olduğu için bebek etkili emme yapamaz, meme başını gerektiği gibi tutamaz. Süt, memede depolandığı için meme iltihapları, apseleri gelişebilir.
Bu durumdaki annelerin bebeklerinin tüketeceğinden daha fazla olan sütlerini daha sonraki dönemde kullanmak üzere biriktirmeleri mümkündür. Böylelikle hem anne sütü ziyan olmamış hem de süt fazlası biriktirilmek üzere sağıldığı için annede ortaya çıkabilecek sorunlar ortadan kaldırılmış olur. Annenin etkili bir şekilde sütünü boşaltması uygundur.

Annenin Çalışması


Günümüzün yaşam koşulları kadınların daha aktif ve yoğun olarak iş hayatında yer almalarına yönleniktir. Önceleri kadınları çalışma hayatının dışında tutan en büyük engellerden birisi çocuk sahibi olmaktı. Kadın iş ya da çocuk sahibi olmak arasında tercih yapmak durumunda kalıyordu. Çalışan anne doğum sonrası izinler kısa olduğu için, ücretsiz izin almak her zaman mümkün olmadığı için bebekler anne sütünden annenin çalışmaya başlaması ile birlikte kopmak zorunda kalıyorlardı. Ancak pek çok hizmet ve ürün artık hem çalışıp hem de bebeği anne sütü ile beslemeye imkan tanımaktadır. Bu durumda bebek-anne birbirlerinden en az 6-8 saat ayrı kalacak ise kesinlikle medikal anlamda yardım getiren, fizyolojik yakınlığıyla bebek gibi sağım yapan gelişmiş bir süt sağım pompasından yardım alınabilir. Sağlık Profesyoneli ve/ veya emzirme danışmanına danışılmalıdır

MEMEDEN KESME
Memeden kesme nasıl uygulanmalıdır?


Beslenmede bebeğe verilen yiyecek miktarları arttırılarak emme ihtiyacı azaltılır. Gece emzirmeleri yapılmaz. Bebeğe her zamankinden daha fazla ilgi ve yakınlık gösterilir. Bebek emzirme sayısı azaltıldığından dolayı annenin memelerinde kalan sütler rahatsız edici olabilir. Bu durumdaki annelerin sütlerini boşaltarak süt birikmesinin önüne geçmeleri gerekir


ANNE SÜTÜNÜ SAĞMAK NEDEN GEREKEBİLİR?
Emzirmenin başlatılması ve devamı için süt sağmak gerekli dabilir. Sütün sağılmasının gerekli olduğu durumlar şunlardır:

Tıkanık, şiş memeyi rahatiatmak
Kanal tıkanıklığı ya da süt birikmesini tedavi etmek
Çökük bir meme başından emmeyi öğrenene kadar bebeği beslemek için
Emmeyi düzenlemekte zorluk çeken bir bebeği beslemek için
Emmek istemeyen bir bebeği emmeyi öğrenene kadar beslemek için
Düşük doğum tartılı bir bebeği beslemek için
Yeterli enlemeyen hasta bir bebeği beslemek için
Anne hastaysa sütünü devam ettirmek için
Anne çalışıyorsa bebeğini beslemek için
Çok dolu olduğu için memeyi alamayan bebeğin işini kolaylaştırmak için
Meme ucu çatlaklarının tedavisi amacıyla
Emziren annelerin süt sağabil e ceğini ve süt sağma yöntemlerini öğrenmesi yararlı olacatır.

OKSİTOSİN MASAJI
Oksitosin refleksini uyarmak:
Süt sağmak için öncelikle oksitosin refleksini uyarmak önemlidir. Anne sütünü sağarken oksitosin refleksi bebeği emzirirken olduğu kadar etkin çalışmayabilir. Anne oksitosin refleksini nasıl uyaracağı konusunda bilgili olduğunda sütünü sağmada daha başarılı olacaktır.
Oksitosin refleksini uyarmak için:Anneye ruhsal yönden yardım etmelisiniz.
Özgüven kazandırın.
Kaygı ve ağrı kaynaklarını giderin.
Bebeği hakkında iyi duygu ve düşünceler taşıması için yardım edin.
Pratik öneriler vermeli ya da yardımcı olmalısınız.
Bazı anneler süt sağan başka anneler ile bir arada olduklarında daha kolay sağım yapabilir. Özellikle henüz hastane ortamında olan anne için uygun bir öneri olabilir.
Sütünü sağarken bebeğini kucağında tutmasını veya bebeğini yanında bulundurmasını hiç olamıyorsa da bebeğinin fotoğrafına bakmasını önerebilirsiniz.
Kahve dışında sıcak bir içecek içmesini önerebilirsiniz.
Ilık bir duş ya da memelerine ılık-ıslak kompres önerebilirsiniz.
Meme uçlarını hafifçe çekiştirerek ya da yuvarlayarak uyarmasını önerebilirsiniz.
Bazı anneler sağım öncesinde meme ucuna doğru parmak uçlarıyla hafifçe masaj yaparak oksitosin refleksini uyarmayı faydalı bulabilirler, denemesini önerebilirsiniz.
Sırt masajını önerebilirsiniz.
Anne oturur, öne doğru eğilir. Önündeki bir masaya kollarını koyar ve başını kollarına dayar.
Anne giysilerini ve iç çamaşırını çıkarmış olmalıdır.

Yardımcı olan kişi annenin sırtının 2 yanını birden avuçlayarak aşağı doğru masaj yapar. Bu sırada yumrukları sıkılı olmalı ve başparmağı öne doğru açık durmalıdır.
Yumrukları ile sıkıca bastırarak baş parmağı ile küçük dairesel hareketler yapmalıdır.
Annenin boynundan kürek kemiklerine doğru omurganın her 2 yanını da birkaç dakika ovuşturmalıdır

ANNE SÜTÜNÜ SAKLAMA VE YENİDEN KULLANMA BİLGİLERİ

Anne sütünü, hijyenik ve güvenli bir ortamda saklamak önemlidir. Emziren anne, sütünü sağarak buzdolabında saklıyorsa, adını ve tarihi yazarak etiketlemesini, hijyenik bir anne sütü saklama poşetine koyarak başka bir sütle karışmadan saklamasını önermelisiniz.

Anne Sütü Saklama İlkeleri:
Anne sütü, oda sıcaklığında (19-22°C) 10 saate kadar bekletilebilir.
Buzdolabında (0-4°C) 8 güne kadar saklanabilir.
Tek kapılı buzdolabınız varsa dondurucu bölümünde, 2 hafta boyunca korunabilir (kapağın sürekli olarak açılıp kapatılması nedeniyle).
Eğer iki kapılı buzdolabınız varsa anne sütü dondurucu bölümünde 3 ay saklanabilir.
Ticari özellikli derin dondurucuda (sürekli 19°C' de) 6 ay ya da daha uzun süre tutulabilir.
Sakladığınız sütünüz hakkında herhangi bir soru ya da endişeniz varsa atınız; bebeğinizi bu sütle beslemekten kaçınınız.

Muhafaza Koşulları

Buzdolabına konulmuş ya da dondurulmuş sütün korunacağı ortamın nitelikleri:
Kapakları sıkıca kapanan, sert yüzeyli plastik ya da cam kaplar
Anne sütünün korunması amacıyla tasarlanmış, dondurucuya konabilen süt poşetleri Sıcak, akan su altında çözün ve/veya ısıtınız.Sütün sıcaklığını kaynama noktasına getirmeyiniz.
Sıcaklığını ölçmeden önce sütü YAVAŞÇA çalkalayınız. Çalkalayarak, sütteki krema görünümündeki yağ içeriğini de homojen şekilde dağıtmış olursunuz. Anne sütünde bulunan bazı canlı bileşenlere zarar verebileceği için sütü, kuvvetli bir şekilde sallamayınız.
Isıtmak için mikrodalga fırını kullanmayınız.

Çözülmüş Süt:

Dondurulmuş ve sonrasında çözülmüş anne sütü 24 saate kadar buzdolabında saklanabilir.
Yeniden dondurucuya konulmamalıdır
Bebek doyduktan sonra biberonda kalan sütün saklanarak bir sonraki öğüne bırakılmasının güvenli olup olmadığı bilinmemektedir

Dondurulmuş Sütün Bozulması:

Çok nadir de olsa, bazı anneler, büyük bir özenle sağdıkları ve sonraki kullanım için dondurdukları sütlerinin bozulduğuna üzülerek tanık olmuşlardır.

0 yorum

 

Popüler Yazılar

Son Yazılar

Blog Arşivi

Bebekler İçin Oyun Önerileri

Bebek Beslenmesi Hakkında Her Şey

Blogger Anneler

© Bebegim Geliyor
Designed by GeCe
Released under Creative Commons 3.0 CC BY-NC 3.0